Sözler adam yapmaz insanı beyne işlemezse eğer

Aslında hiç bir şey iyi veya kötü değildir. Her şey bizim onlar hakkında düşündüğümüze bağlıdır..
William Shakespeare

19 Mayıs 2010 Çarşamba

Bu Mahalle


Orta çağda yaşıyor bu mahallede
Hala insanlar
Güneş doğuyor
Sanki kiremit çatılı çadırlara
Hala odunda pişiyor temekleri
Kavgayla çözüyorlar dertleri
İnsan olamıyor bu çağda
Hiç kimse
Silah atıyorlar hala
Düğünlerde bu mahallede
Pislikte yaşıyorlar
Başkalarına öcü gibi bakıyorlar
En temizi toz toprak içinde
Yerleri yalıyor çocuklar
Evlerin önü “Akif”inde dediği gibi
Tahta mı toprak mı?
Sorma pis bir eşik
El âlem uzayda ayda
Bunların aklı gerdekte
Kanlı çarşafta
Evet biliyorum
Bu sorunun kökeni
Değil onlarda
Ama bir çabada yok ki
Gelişmek için ruhlarında
Egemen Can TOKER

14 Mayıs 2010 Cuma

Yağmur Herkese Yağar - Murathan Mungan

Yağmur herkese yağar
Güneş ısıtır herkesi
Mevsimler herkes içindir
Yalnız çığ altında kalan
Sele kapılan her zaman birkaç kişi

Herkes içindir aşk da ayrılık da
Yalnızca birkaç kişi ölür acıdan
Eskiden ölümle tartılırdı ayrılık
Kiminin hayatı yalnızca unutkanlıktan

Her şey, herkes için değildir oysa
Kimi hiçbir şey öğrenmez karanlıktan
Yalnızlığı kullanmayı bilmez kimi
Kimi ayrılamaz karanlıktan

Yağmur herkese yağar
Ama çok az insan tutar yağmurun ellerini
Onca şarkı onca film onca roman
Ama sevmeye yetmez herkesin kalbi

Çığ altında kalan sele kapılan
Aşktan ve acıdan ölen
Birkaç kişi dünyayı başka bir yer yapmaya yeter
Aslında onların hikayesidir anlatılan
Diğerleri dinler, seyreder, geçer gider
Geçer gider herkes
Hikayelerdir geriye kalan.

11 Mayıs 2010 Salı

Herşey Sende Gizli-Can Yücel


Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;

Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...

Aşkın Üç Atlısı

Gözlerin İstanbul’a benzer sevgilim
Arka sokaklarında dramlar yaşar
Aydınlına güzeller dolar
Sen İstanbul gibi güzelsin sevgilim

Saçların ırmak gibi omzuna akar
Ne yapsam aklım yine sana kanar
Ruhumda aşkın deli olur coşar
Pınarları besleyen ırmağı kurutma sevgilim

Dudakların güneş gibi beni yakar
Ateşinde erir yürekler kayba uğrar
Bunca emeği çilek dudaklar harcar
Aşkın ateşini dudaklarda eritme sevgilim

Gözlerin ki İstanbul yârim
Saçların şehir içinden akan nehirlerim
Irmağın havzasında biten çilek dudakların
Ben senin için yaşar senin için solarım
Egemen Can TOKER

10 Mayıs 2010 Pazartesi

Tut Yüreğimden Ustam-Serkan Uçar

Ustam!
Aklım firarda.
Gözbebeklerimde müebbet hüzün,
Dilimde ay kesiği bir yara,
Düşüm kırık dökük,
Umudumun boynu bükük,
Bir öksüzün omuzlarında sükut.
Yüreğim sana emanet sıkı tut.
Tut ki; kancık pusulara düşmesin.
Bir hain kurşunu gelip deşmesin.

Ustam!
Ne zaman o senin bildiğin zaman,
Ne sevda gördüğün masallardaki.
Eskiden,
Halı tezgahında dokunurdu aşklar,
Nakış nakış, körpe kız ellerinde.
Mendillere yazılırdı isimler,
Yüreklere kazılırdı gizlice.
Sevdalılar asil ve de yürekli
Sevdalar, kavgalar iki kişilik.
Oysa şimdi;
Çorak gönüllere ekiliyor sevdalar seher vakitlerinde.
Meşru sevdalardan,
Gayrı meşru acılar doğuyor kundaklara,
Günahkar gecelerden.

Beni herkes sevdaya asi sanır,
Oysa aşk, beni nerde görse tanır,
Hasret tanır,
Zulüm tanır,
Ölüm tanır,
Yüzüm yüzümden utanır.

Yorgunum ustam;
Ne katıksız somun isterim senden,
Ne bir tas su,
Ne taş yastıkta bir gece uykusu.
Var gücünle asıl sükunetime,
Çığlığım kopsun,
Uzat ellerini güneşe dokun,
Uyandır uykusundan,
Tut yüreğimden ustam tut,
Tut beni, sür güne...

Göç


Fecrin ateşi yok bugün gökte
Akşam başladı yine şimdiden
Akşam işte yine akşam yine akşam
Özledim güneşin ılıklığını

Güller ki zaten solmakta
Doğaya küsmüşler mayısın ortasında
Laleler desen zaten onların ömrü
Daha da kısa

Aklı ölüme takılıyor insanın
İster isteme
Üstümde çiçekler mi bitecek çimler mi?

Yollar bitti artık
Kuşlarda göç etmeyecek
Çünkü artık tek göç var ölüm oda
Egemen Can TOKER

9 Mayıs 2010 Pazar

Sevgin Sensin Anne


Ter kokardın annem
Sarılınca boynuna
Öpünce mutluluk verirdi
Nane kokan yanaklarında
Annem benim
Gerçek sevgilim benim
Hayatın zordu
Kim bilir neler yaşandı
O vücudunun terli coğrafyasında
Ve ne savaşlar yaşandı
O ruhunun temiz dünyasında
Okuduğum en güzel
Kitapsın sen anne
Ne güzel yaşamak seninle
Beni sen doğurdun
Bir mucize
Ne oldu şimdi anneliğe
Anne rüyamda ol ve
Hep sen yaşat beni
Gerçek sensin dünyamda anne
Ve ben sadece sana güveniyorum
Anne…
Egemen Can TOKER